Nota bilmiyorum, bu yüzden dinlediğim şarkıların hoşuma giden kısımlarını kesip loop olarak kullanıyorum. Üzerinde olabildiğince oynama yapıp kestiğim halinden farklı bir şekle sokmaya çalışıyorum kestiğim kısımları. Reverb, delay, eq, kompressor gibi işlemcileri kullanarak yapmaya çalışıyorum bu değşiklikleri. Bazen transpoze'yi kullanarak inceltip kalınlaştırıyorum. Loop'u bir mentronoma oturttuktan sonra, üzerine ritm yazıyorum (çok basit ritmler) ve benim işim burada bitiyor maalesef. Çünkü, başta söylediğim gibi müzikal anlamda hiçbir bilgim yok. Aklımdan bir sürü melodi geçse bile loop'un üzerine yazamıyorum. Haliyle bu çalışmalar çok basit oluyor. Fazla basit olmasın, kendini tekrarlamasın diye 30-40 saniyeden fazla uzatmıyorum bunları.
Geçen bir parçaya denk geldim, sonundaki piyanoyu loop olarak kullanabilirim dedim.
[video=youtube;aYrkewzlgJo]https://www.youtube.com/watch?v=aYrkewzlgJo [/video]
Kestim ve eq ile kendimce temizlik yaptım, üzerine davul loop ekledim.
Kulağıma fazla boş geldi alt frekanslar. Orkan Abi'den ( [MENTION=13]okidoz[/MENTION] ) rica ettim, bu ufak projenin üzerine bas gitar yazabilir mi diye, durumumu anlattım. Sağ olsun kırmadı, ilgilendi benimle. Yoğun olmasına rağmen bir gün sonra bas gitarı yolladı bana. Ancak sadece bas gitar yollamamış, yanında midi akorlarını da yollamış bana 
Bana balık verirken olta da vermiş oldu
Yolladığı midi akorları bas gitarın yanında pad olarak kullandım. Bir aydır sürekli dinliyorum. Aralarında aşırı farklar olmasa bile dört farklı şekilde yaptım bu projeyi. Bir ayın sonunda en sevdiğim şekle geldi ve ben de onu kullanmaya karar verdim.
Kulaklıkla çok güzel duyuluyordu, bugün hoparlörden dinlediğimde kötü bir sonuçla karşılaştım. Kulaklıktan geldiği gibi güzel duyulmuyor hoparlörden. İşin garibi, o kadar uğraşmama rağmen ilk hali daha hacimli duyuluyor. Neden öyle oldu anlamadım. Ama benim için güzel bir hediye oldu, pek önemsemeyip kulaklıkla dinliyorum ben. Piyanoda ufak bir senkron sorunu var sanırım ama, neyse artık.
Bir gün tamamen kendi yaptığım çalışmalarla da geleceğim buraya.
Yahya Kemal BEYATLI'nın Sessiz Gemi şiirinden esinlenerek kendimce bir şeyler karaladım. Aynı benzetmelerden yararlandım, aynı konuyu işledim.
-------------------------------------------------------------------------
Son hali şu şekilde : https://clyp.it/gl4htt0u
Bükük boyun, gider gemi.
Hüzün çabuk biter denir.
İçim buruk gidenleri izlerim.
Dönenleri görmedim..
Gözlerim döker beni.
Özlemim çökerken,
İncecik yağmurlar öper beni.
Tereddüt etmiyorlar ciğerimi sökerken hiç.
Veda dahi edemedim “Özleyip döner mi ki?”
Gülmüyordu gözleri, gidenleri görenlerin.
Bir hata olmalıydı,
“Bekleyim, döner” dedim.
Bekledim ve sahiden de olmadı dönen biri.
Gelmemek için mi gidiyordu usulcana yüzen gemi?
Nasıl üzüyor beni, o kadar güzel gülen biri?
İçimdeki her şeyi kusunca da düzelmedim...
-------------------------------------------------------------------------
Kod: Tümünü seç
SESSİZ GEMİArtık demir almak günü gelmişse zamandan,
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.
Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol.
Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli,
Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli.
Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu!
Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu!
Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler;
Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler.
Birçok gidenin her biri memnun ki yerinden,
Birçok seneler geçti; dönen yok seferinden.
Kod: Tümünü seç
Yahya Kemal BEYATLI