Arkadaşlar biraz önce Tezcan hocam ile beste satmak konusunda biraz muhabbet ettik..
Bu konuda ben şanslıyım aslında..Çünkü zamanında İstanbul da uzun yıllar sahneye çıktığımdan ve baya bir çevre edindiğimden ötürü çevrem çok geniş..Birçok yapımcı tanıdığım var ve bir tanesi ilede anlaşmam var..
Şimdi bu söz-beste olayına değinmek istiyorum..Yapımcılar ne ister, halk ne ister, bu istekelri nasıl karşılarız ?
Öncelikle bizim halkımızı ya ağlatacaksın, ya deli gibi hoplatıp zıplatacaksın..Arası kabul görmüyor malesef..
Halk bunu istiyor..Karmaşık şarkılardan hoşlanmıyor..
Yapımcılarda halk ne isterse onu istiyorlar..
Peki halk tam olarak ne istiyor..Bunun için çıkın istiklale, yürürken sağdan soldan gelen şarkıları dinleyin..İstiklal caddesi halkın ne istediğini en iyi yansıtan cadde..Bir şarkı oraya düştüyse tamamdır..O şarkının sahibide, söyleyende artık ünlü olur..Halkı nabzı İstiklal de atar..
Peki ne yapmalıyız şarkı yaparken..Ben ne yaptığımı anlatayım..Neden ben ?..Çünkü yapımcıya götürdüğüm 40 şarkıdan 22 tanesini aldı..Geri kalan 18 şarkıyı beğenmedi..Neden mi ? Çünkü onlar piyasa şarkısı olamayacak kadar farklıyıdı..
Peki nasıl yapılır ?
Öncelikle afilli ve vurucu bir cümle bulun..Bunu nerden bulduğunuz önemli değil..Örnek vermem gerekirse benim Haram Bana isimli bir şarkım vardı..
"Seni sevdiğim hergün haram bana" cümlesini yazdım..Bu cümleyi nasıl yazdım..Nette dolaşırken bir şiir okudum..Sen haramsın bana yazıyordu..Bende " Seni sevdiğim hergün haram bana " olarak değiştirdim..
Sonrasında bu cümleyi analiz ettim..Kim kime neden söyler bu cümleyi..Sevgililer ayrılmıştır, yaşadıklarından pişman olan sevgili söylemiştir bunu..
Daha sonra ben bu cümle üzerinden bir senaryo oluştururum..Bu iki sevgiliyi şarkının A sında birbirini çok seven iki sevgili olarak gösteririm..Şarkının Nakaratında pişman olanın sitemini yansıtırım..Şarkının B sinde bunları ayırırım..Sonra tekrar sitemler falan vs..Yani bir cümleden bir hikaye yaratarak şarkını sözlerini yazarım..
Bu sözleri yazarken, önce kafiye olayını hiç düşünmem..Düz yazı gibi yazarım..Sonra bu yazıyı satırlara böler, ufak tefek değişiklikler yaparak bazı satırları birbirleri ile kafiyelerim ve hece sayılarını eşitlerim..
Sözler bitince halkın kabul edebileceği akor kombinasyonları arasında dolaşırım..
4 den fazla akor basmayın..9 lular, dim ler şunlar bunlar geçiniz..Halkın ve yapımcının istediği
Am - Dm - E veya Am - G - F - E veya A - Gm - Dm...Mümkünse hicaz olursa çok daha iyi olur..
Daha sonra melodiye gelir..Bu akorların arasında gitarla veya piano ile dolaşırken zaten aklınıza bir sürü melodi geliyor..
Gelelim sunuma ;
Bu konuda size küçük bir hikaye anlatayım ;
Çok sevdiğim ve beraber 6 yıl sahneye çıktığım bir arkadaşım var..Sağlam müzisyendir..Çok güzel sesi var..Aranje falan yapamaz ama güzel şarkı söyler..Beraber Kıraç ve Funda Arar la çalışmıştık zamanında..
Şimdi bu 20 şarkısı arasından çok güvendiği 10 şarkıyı seçti bana dinletti tamam dedim..Bunlar feci tutar..Piyasayı sallar..Bu gitti bankadan 100 bin lira kredi çekti..Bu 10 şarkıyı aranjöre götürmüş ( benim İstanbul da olmadığım dönemde yapıyor bunu )
Aranjörde arkadaşı..Diyorki aranjöre ; bu şarkıları çok müzikal yapalım..Kalite olsun, herkesinkinden farklı olsun..
Tutuyorlar tüm şarkıları Rnb - Funk - Jazz - Soul - Country yapıyorlar..Akor yapılarını değiştiriyorlar..
Bütün enstrumanları en iyi isimlere canlı çaldırıyorlar..100 bin lirayı harcayıp albümü bitiriyor ve yapımcıya götürüyor..
Yapımcı dinliyor ve aynen şu ifadeyi kullanıyor " Bu ne lan bok gibi "..
Çocuk yıkılıyor..Beni aradı..Ya kardeşim bu şarkılara süper diyordun..Herkes çok beğeniyordu ama yapımcı sıçtı ağzıma dedi..Bütün paramı harcadım elimde 10 şarkıyla kalakaldım..Kredileri falan nasıl ödeyeceğim ben..
Şarkıları bana göndersene dedim..Şarkıların ilkini dinledim ( en çok beğendiğimdi )..Eyvah dedim..Hepsi böyleyse çok kötü..
Aslında müzikal açıdan muhteşem olmuş..Cayır cayır..Ama halk istemez bunu, halk istemezse yapımcıda istemez..
Dedim ki neden böyle bir saçmalık yaptın..
Ya ben sadece bana ait bir tarz olsun istedim, kaliteli olsun istedim..
O zaman kendin çalar kendin dinlersin kardeşim..Senin kredini ödemen lazım bunun içinde bu albümü çıkarman lazım..Albümü çıkarmak içinde yapımcıyı ikna etmen lazım..Onun içinde jazz ı funk ı rnb falan bırakman lazım..
Bir daha değiştirilmezde..Canlılar çalınmış falan..Bir kuruşta parası kalmadı..
Dedim ki şu şarkıya ben ufak bir demo hazırlayayım sonra sen bunu tekrar götür..Yapımcının ne istediğini anlayalım..
Şarkıyı tam piyasaya uygun cayır cayır yaylılar, clarinet ler falan filan ağlak bir hale getirdim..Eski akor yapısına döndürdüm..
Al götür bu demoyu dedim..
Götürdü..Yapımcının aynen söylediği şu " Hah gözüm işte bu kadar ya..Ne o öyle jaz cuz yaptırmışsın..Hadi sen hepsini bu ayarda yaptır sonra gel çıkaralım senin albümü "..E tabi mümkün değil artık..Para bitti..
Çocuk şu anda barlarda gecede 100 liraya söyleyip hayatını idame ettirmeye çalışıyor..
Vaktim olsa şarkılarının demolarını yapıp albüm için değilse bile demo olarak götürüp satmasına yardımcı olacağım..Ama çocuk artık tiksinmiş bu işten..Beste falanda yapmıyor..
Nerde kaldık ;
Belirlediğimiz 3 veya 4 akor üzerine şarkıyı oturttuk..Herkes kendi tonuna göre bu akorları yarım ses 1 ses indirip kaldırabilir tabi..Şarkıyı önce kendi sesinize göre yapıp, daha sonra birde bayanın okuyabileceği bir tonda ayarlayıp, biraz süsleyip ( mümkünse yaylı ağırlıklı, clarinet mutlaka birçoğunda olsun..Bizim insanımız çok seviyor bu enstrumanı )..Hareketliyse kick in üzerine basın synth arpejleri bass line ları vs 130 bpm milleti kudurtsun..Düşük templu ise iyice ağlak yapın alt yapıyı..Zıbarana kadar ağlasınlar..Evet belki müzikal açıdan sizi tatmin etmeyebilir ama maddi açıdan tatmin edecektir..
Ben artık benden istenileni o kadar iyi biliyorum ki ; insanların nabzını o kadar iyi ölçtüm ki ; ilham gelmesini falan beklemiyorum..Oturuyorum bugün bir şarkı yapayım diyorum..Yapıyorum..Zaman zaman bu ne lan diyorum bok gibi oldu..Hanıma dinletiyorum süper olmuş diyor, hanımın arkadaşlarına dinletiyoruz bu şarkı bomba diyorlar..Sonra içimden dedim ki tamam bu şarkı olmuş
Boşverin arkadaşlar iyi müzik yapacağım diye cırmalamayı..Halkın istediğini yapın..Tabi bu işten para kazanmak istiyorsanız..Ama yok sadece kendimi tatmin edeyim diyorsanız en iyisni yapın..Ben her gün piano başına oturur kendimi tatmin amaçlı farklı şeyler çalarım..Ama o saatlerin dışında kafamda hep insanların ne istediği vardır..
Çünkü ben artık bu işten para kazanıyorum..Daha öncede söylemiştim..Bir yapımcı ile 5 yıllık bir anlaşma imzaladım ve şarkıları ona yolluyorum..
Emin olun piyasada çok fazla şarkı açığı var..
Bu arada mutlaka bu işi yapanlar mesam a kayıt olsunlar..Şarkı ihtiyacı çok fazla olduğu ve çokta şarkı olmadığı için hırsızlar türedi..Eğer mesam üyesi olursanız garanti altındasınız..Hem şarkı satıldıktan sonra belli bir geliriniz olur ama şarkılarınız çalınsa dahi şarkı satışından daha fazla parayı mahkemede kazanırsınız..Ben yaklaşık 10 yıldır mesam üyesiyim..Bir gün biride çıkıp bir şarkıyı araklamadı ki köşeyi döneyim
Son söz..
Para mı sizi tatmin eder, yoksa ruhunuzun tatmin olmasımı önemli..
Para ise Am - Dm - E ile ya zıbarana kadar ağlatın mllleti yada deli gibi hoplatın..Yok ruhunuz tatmin olsun isterseniz Jazz yapın Funk yapın Country yapın..